Saturday, July 26, 2008

geç kalmış bir okuma...
Bugün yaşayan her insanın arkasında otuz hayalet beklemekte... Çünkü bugün ölülerin sayısı canlıların sayısına göre bu orandadır. Zamanın doğuşundan bu yana dünya gezegenine kabaca yüz milyar insanoğlu ayak basmıştır. Bu ilginçtir. Çünkü Samanyolu'nda aşağı yukarı yüz milyar yıldız olduğu saptanmıştır. Buna göre gökyüzünde her canlı için bir yıldız yanıp sönmektedir.
Bu yıldızların her biri bir güneştir. Dünyamıza ışık ve sıcaklığını veren bizim güneşten çok daha büyük ve parlak. Ve çoğunun, belki de hepsinin uydusunda gezegenleri vardır. İlk insandan bu yana gökyüzünde her canlının dünyamız büyüklüğünde kendi cenneti ya da cehennemi olabileceği hemen hemen kesindir.
Sözü geçen ve var olduğu öne sürülen cennet ve cehennemlerin kaç tanesinde canlı olduğu, ya da ne tür canlıların yaşadığı hakkında bir tahmin yürütülememektedir. En yakını, gelecek kuşağın bile hedefi olmaktan uzak Merih aya da Venüs'ten milyonlarca defa daha uzaktır. Fakat bu mesafe giderek yok edilmektedir. Öyle ki, bir gün yıldızlar arasında kendimize benzer canlılarla ya da bizden üstün yaratıklarla karşılaşıvereceğiz.
İnsanoğlu geç bile kalmıştır bu karşılaşmada. Ancak bazıları böyle bir şeyin gerçekleşmemesi isteğindedir. Çoğu, "Kendimiz uzaya gitmeyi göze aldığımız halde ne diye henüz gerçekleşmemiştir bu karşılaşmalar?" demektedir.
Öyle ya, neden? Bu makul soruya verilecek tek bir cevap var. Ancak, şunu da hatırınızdan çıkarmayın: bu hayali bir hikayedir. Gerçek her zamanki gibi çok uzaklardadır.
Arthur C. Clarke

No comments: