Friday, May 2, 2008

Call of the Wild

Kuru , tozlu, geceler uzun ve soğuk
Hayatın bir çöl gibi, büyümekten korkuyorsun
Saatin çekicin kayaya vurması gibi ses çıkardığını duyuyorsun
Hatırla -yalnız değilsin yalnız değilsin yalnız değilsin

Hadi! Duyabiliyor musun?
Vahşinin Çağrısı!
Kalk ayağa ve dövüş
O plastik sırıtışlarını silip at!

Okyanustan dışarı süründün, kalp atışların yavaş ve zayıftı
İki ayağın üzerinde kalktın, kıyafetler aldın üstüne ve konuştun
“Ev” dedikleri bir yerde terk edildin sonunda
Hatırla – Yalnız değilsin yalnız değilsin yalnız değilsin

Hadi! Duyabiliyor musun?
Vahşinin Çağrısı!
Kalk ayağa ve dövüş
O plastik sırıtışlarını silip at!
Neden sana hala çocukmuşsun gibi davranan o dangalakları dinleyesin?
Onun yerine başka bir durak bul
Vahşinin çağrısına uy
Vahşinin çağrısı....

Sana seni sevdiklerini söylerler, bir örümceğin sineği sevmesi gibi
Güvende olduğuna dair and içerler sana ama gözlerinin içine bakmazlar asla
İşlenmiş, düzenlenmiş, sakatlanmış ve kontrol edilmiş
Hatırla – yalnız değilsin yalnız değilsin yalnız değilsin

Hadi! Duyabiliyor musun?
Vahşinin çağrısı
Kalk ayağa ve dövüş
Ve o plastik sırıtışlarını öldür
Neden sana hala çocukmuşsun gibi davranan o dangalakları dinleyesin?
Vahşinin çağrısına uy
Vahşinin çağrısı

2 comments:

Shaq said...

ah! bunu ben de çevirmeyi planlıyodum!

Saya said...

hahahahhahhaaa!!! =))) çevir güzelim noolcak ki? :D